9789750824654
1040887

https://www.dergiyurdu.com/ruya-bekleyen-adam
Rüya Bekleyen Adam
109.20
“Bizi inciten aşk değil, teslimiyet.”
Filiz Özdem, “Korku Benim Sahibim”, “Düş Hırkası” ve “Yalan Sureleri”nden oluşan “Veda Üçlemesi”nin ardından yeni bir romanla okurlarıyla buluşuyor: “Rüya Bekleyen Adam” vicdan, şefkat, namus ve kader üzerine yürek burkan bir roman. “Kimsenin hayatı göründüğü gibi değil” diyen yazar, yalanlar ve sırlar, umutlar ve hayal kırıklıkları, korku ve güven duygularının gölgesinde birbirine geçen ilmekler halinde işlenen bir geçmiş kazısına ve yalnızlık hikâyesine çağırıyor okuru.
“İnsanın evrene kazık gibi kakıldığına dair o masum, çocukça ve kırılgan inanç. Ah yavrum! İnsan kâinata atılmış bir çöp sadece. Kuzum benim! Ninem konuşuyor. Sus! Kader, karılma ve kırılma. Bir konuşma çizgisi ya da üç noktalı bir susma boşluğu. Benden çıkıp bana dönen kasvet. Hiçbiri. Hepsini görmezden geldiğim her şey. Hangisi? Ne? Ne var? Yaralarını yalaya yalaya yaşayanın dili bıçak gibi mi olur? Minnet de bıçakla oyulur ancak, makas kesmez onu. Gece, kelimelerin rengini yutmadan önce, bir ses duyarsın belki. Uzak mahallelerden yükselip tepedeki ıssız barakanın çevresinde yankılanan köpek havlamalarını, ışıklı bir pencereden yere düşen karanlık bir gövdenin çarpma sesini, ardından telaşla ve umutsuzca bağıran birinin çığlığını… Hepsi yürek burkan bir parçalanış aslında. Sonra yapay ışıkların saltanatı başlar. Her yeri ıslatan bir ışık. Her yeri. Ama sen kupkuru, donuk gözlerle bakarsın.
Bizi inciten aşk değil, teslimiyet.”
Filiz Özdem, “Korku Benim Sahibim”, “Düş Hırkası” ve “Yalan Sureleri”nden oluşan “Veda Üçlemesi”nin ardından yeni bir romanla okurlarıyla buluşuyor: “Rüya Bekleyen Adam” vicdan, şefkat, namus ve kader üzerine yürek burkan bir roman. “Kimsenin hayatı göründüğü gibi değil” diyen yazar, yalanlar ve sırlar, umutlar ve hayal kırıklıkları, korku ve güven duygularının gölgesinde birbirine geçen ilmekler halinde işlenen bir geçmiş kazısına ve yalnızlık hikâyesine çağırıyor okuru.
“İnsanın evrene kazık gibi kakıldığına dair o masum, çocukça ve kırılgan inanç. Ah yavrum! İnsan kâinata atılmış bir çöp sadece. Kuzum benim! Ninem konuşuyor. Sus! Kader, karılma ve kırılma. Bir konuşma çizgisi ya da üç noktalı bir susma boşluğu. Benden çıkıp bana dönen kasvet. Hiçbiri. Hepsini görmezden geldiğim her şey. Hangisi? Ne? Ne var? Yaralarını yalaya yalaya yaşayanın dili bıçak gibi mi olur? Minnet de bıçakla oyulur ancak, makas kesmez onu. Gece, kelimelerin rengini yutmadan önce, bir ses duyarsın belki. Uzak mahallelerden yükselip tepedeki ıssız barakanın çevresinde yankılanan köpek havlamalarını, ışıklı bir pencereden yere düşen karanlık bir gövdenin çarpma sesini, ardından telaşla ve umutsuzca bağıran birinin çığlığını… Hepsi yürek burkan bir parçalanış aslında. Sonra yapay ışıkların saltanatı başlar. Her yeri ıslatan bir ışık. Her yeri. Ama sen kupkuru, donuk gözlerle bakarsın.
Bizi inciten aşk değil, teslimiyet.”
- Açıklama
- “Bizi inciten aşk değil, teslimiyet.”
Filiz Özdem, “Korku Benim Sahibim”, “Düş Hırkası” ve “Yalan Sureleri”nden oluşan “Veda Üçlemesi”nin ardından yeni bir romanla okurlarıyla buluşuyor: “Rüya Bekleyen Adam” vicdan, şefkat, namus ve kader üzerine yürek burkan bir roman. “Kimsenin hayatı göründüğü gibi değil” diyen yazar, yalanlar ve sırlar, umutlar ve hayal kırıklıkları, korku ve güven duygularının gölgesinde birbirine geçen ilmekler halinde işlenen bir geçmiş kazısına ve yalnızlık hikâyesine çağırıyor okuru.
“İnsanın evrene kazık gibi kakıldığına dair o masum, çocukça ve kırılgan inanç. Ah yavrum! İnsan kâinata atılmış bir çöp sadece. Kuzum benim! Ninem konuşuyor. Sus! Kader, karılma ve kırılma. Bir konuşma çizgisi ya da üç noktalı bir susma boşluğu. Benden çıkıp bana dönen kasvet. Hiçbiri. Hepsini görmezden geldiğim her şey. Hangisi? Ne? Ne var? Yaralarını yalaya yalaya yaşayanın dili bıçak gibi mi olur? Minnet de bıçakla oyulur ancak, makas kesmez onu. Gece, kelimelerin rengini yutmadan önce, bir ses duyarsın belki. Uzak mahallelerden yükselip tepedeki ıssız barakanın çevresinde yankılanan köpek havlamalarını, ışıklı bir pencereden yere düşen karanlık bir gövdenin çarpma sesini, ardından telaşla ve umutsuzca bağıran birinin çığlığını… Hepsi yürek burkan bir parçalanış aslında. Sonra yapay ışıkların saltanatı başlar. Her yeri ıslatan bir ışık. Her yeri. Ama sen kupkuru, donuk gözlerle bakarsın.
Bizi inciten aşk değil, teslimiyet.”Stok Kodu:9789750824654Boyut:14x21Sayfa Sayısı:132Basım Yeri:İstanbulBaskı:4Basım Tarihi:2013Kapak Türü:İnce KapakKağıt Türü:2. HamurDili:Türkçe
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim109,20109,20256,78113,57338,58115,75619,66117,94913,35120,12QNB Finansbank KartlarıTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim109,20109,20256,78113,57338,58115,75619,66117,94913,35120,12Bonus KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim109,20109,20256,78113,57338,58115,75619,66117,94913,35120,12Paraf KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim109,20109,20256,78113,57338,58115,75619,66117,94913,35120,12Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim109,20109,20256,78113,57338,58115,75619,66117,94913,35120,12Taksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim109,20109,20256,78113,57338,58115,75619,66117,94913,35120,12Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim109,20109,202--3--6--9--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.